Siyaset

Saadet Partisi Derince'den 8 Mart Mesajı

Saadet Partisi Derince Kadın Kolları Başkanı Saliha Özalp 8 Mart Kadınlar Günü dolayısı ile mesaj yayınladı

8 Mart 2022 Saat: 19:49
YORUM YAPTavsiye EtYazdır

Bu haber 563 kez okunmuştur

Saadet Partisi Derinceden 8 Mart Mesajı
Saadet Partisi Derince'den 8 Mart Mesajı

8 Mart Dünya Kadınlar Günü, her sene kadına ait sorunların ve çözüm yollarının konuşulduğu gün olmaktan öteye geçemedi. Her yıl aynı şekilde, toplumun birçok
kesiminde birbirini tekrarlayan çalışmaları görüyoruz. Gün bitince, gündem değişiyor, problemler yarına devrediyor. Biz buradaki çözümsüzlüğü, doğal olarak her yıl
birbirinin tekrarı fotoğrafın çekilmesini, tedavi reçetesindeki yanlışta buluyoruz.
Kadına ait sorunlar aslında “insana” ait sorunlardır. Doğal olarak kadın erkek, birlikte konunun muhataplığı söz konusudur. Konuyu sadece kadınlara lütfetmek diye
anlar, bu şekilde politikalar üretme kolaycılığına düşersek, hem sorunlar çözülmez hem de toplumun huzur ve doğru yapılanmasını bozmuş oluruz.
Toplumsal hayat kadın ve erkek ile biçimlenir. Her iki cins yaradılışlarından gelen özelliklere uygun olarak toplumsal hayatta varlık gösterirler ve toplumun huzuruna
katkı sağlarlar. Kadın ve erkeğin birbirine görebiyolojik, psikolojik, farklılıkları vardır. Bu farklılıklar üstünlük atfetmekten ziyade, birbirini tamamlayıcı özellikleri doğrultusunda sağlam yapıyı oluşturmaktadır.
8 Mart dolayısıyla günümüz kadınlarının sorunlarını ele alırken, günümüz insanının da sorununu konuşuyor buluyoruz kendimizi. Tesirini hayatın her alanında
hissettiğimiz kapitalist sistem, eşref-i mahlûkat dediğimiz insanı öğütmek üzerine kurulmuştur. Bu düzen güçlünün güçsüzü yok etmesini meşrulaştırdığı için tüm
toplum için olduğu gibi kadın için de pek çok zorluğu da beraberinde getirmektedir.
Bu zorlukların en başında, kadını da çok boyutlu etkileyen geçim sıkıntısı gelmektedir. Doğal olarak çalışmak zorunda kalan kadınımız çalışma hayatında büyük pro
blemlerle karşılaşıyor. Evine ek gelir getirebilmek için ağır şartlarda çalışmak zorunda kalıyor. Fıtratına uygun olmayan zaman ve zeminde, sosyal güvenceden
mahrum, düşük statü ve ucuz işgücü altında çalışmak durumunda kalan kadın, mutsuzlaşıyor. Çalışma hayatı ile ailesi arasında sıkışıp kalıyor. Öyle ki, annelik
vasıflarını yerine getirmekte zorlanıyor, varsa evladına hasret kalıyor.
Bu konu üzerinde ısrarla durmakta fayda var çünkü aile toplumun temeli, kadın ise ailedeki en önemli unsurdur. Eğer kadın aile içindeki görevini kâmil manasıyla
yerine getiremez, çocuklarıyla tam olarak ilgilenemezse aile temellerinde çatırdamalar meydana gelir ve toplum yapısı bozulmaya başlar. Bugün aile mefhumu
ciddi anlamda tehlike altındadır. Çalışma hayatını seçmiş bir kadının şartlarını, eşitlik ilkesinden ziyade adalet ilkesi üzerine bina ederek düzenlemek devletin
vazifesidir.
Özelde kadınların genelde ise tüm insanlığın en büyük sıkıntılarından biri de şiddettir. İnsanlık tarihi incelendiğinde, fiziki güç ve kuvvete sahip olanların, diğer
canlıların üzerinde tahakküm uygulamayı, kendilerine hak sebebi saydığını görüyoruz. Bu “kuvveti üstün tutan medeniyetlerin” zihniyetidir. Günümüzde bu zihniyetle
yetişen ve topluma katılan bireyler, maalesef “hakkı üstün tutmayı değil, güçlü olmayı” hayatlarının merkezine koymuşlardır. Bu fikir yapısına sahip insanlar, şiddetin
uygulayıcısı olarak çıkıyor karşımıza. Kadına şiddeti hak sayanlar, töre cinayetleri, çocuk yaştaki gelinler, memleketimizin derin yaralarıdır. Kadına uygulanan şiddeti
sadece fiziki şiddet ile sınırlandıramayız.
Yanı sıra psikolojik şiddet ve ekonomik şiddet de kadınların büyük mağduriyetidir. Devlet, uygulanan şiddetin önüne geçebilmek için, “panik butonu”, “konuk evleri”,
“kadına şiddete son: alo 183 hayat kurtarır” projeleri ile tedbir almaya çalışıyor. Ancak istatistikler gösteriyor ki alınan tedbirlere, çıkarılan yasalara, uluslararası
sözleşmelerle, kadının bilinçlendirilmesine rağmen şiddet her geçen gün artış göstermektedir.
Ülkemizdeki eğitim seviyesi, yükselmesine rağmen kadına uygulanan şiddetin oransal büyümesi de bizi kaygılandırmaktadır. Anlaşılmıştır ki şiddete, sadece diploma
ile çözüm bulmak, yeterli değildir. Alınan tedbirlerin yetersizliği ve çözüm sağlamadığı ortada. Bu konuda duyarlı olmak hepimizin insanlık vazifesidir. Bireye ceza en
üst seviyeden verilmelidir. Bunları konuşurken, medya ve reklam sektöründe kadın bedeninin bir “meta” olarak kullanılmasını da “en büyük istismar” olarak
görüyoruz. Bunun sistematik olarak yapılması ve müsaade edilmesi de burada konuşulması gereken önemli bir konu.
Kadına uygulanan şiddetin başka bir boyutu daha var ki; oda “savaş” kadınlarının yaşadıklarıdır. Çünkü erkekler savaşta bir kere ölmektedir. Savaş kadınları ise
uğradıkları zulüm ve işkencelerle her gün bin kere ölmektedir. Bosna savaşında erkekleri öldürülen 20 binden fazla kadın tecavüze uğramıştır. Ruanda’da aynı kaderi
paylaşan kadın sayısı 15 bindir. Irak savaşında çocuklarından ayrılan, göçe maruz kalan, işkence gören, tecavüze uğrayan kadın sayısı yaklaşık 1 milyondur.
Ve çok üzülerek söylemeliyiz ki, bugün Kuzey Afrika’da, Myammar’da, Arakan’da, Doğu Türkistan’da Ortadoğu’da, Filistin’de, sınırımızın hemen yanı başında, savaş için
deki kadınların uğradığı şiddet, işkence, tecavüzler göz ardı edilmektedir. Savaş sonucu ülkemize mülteci olarak gelen 3 milyon Suriyeli kadının yaşadığı mağduriyet
bizi derinden yaralamaktadır. Hükümet mülteciler için doğru şekilde sevk ve idare gerçekleştirememiştir.
Bir lokma ekmeğe muhtaç kadınlar, çaresizlik girdabına sürüklenmiştir.
Ekonomik sıkıntılar, sosyal boyutta problemlerle toplumun her kesimini etkilemiştir. Son dönemlerde her gün bizi çok derinden üzen haberlerle uyanıyoruz. Hatta
hepimizin içinden bu ülke ne zaman bu hale geldi diye geçiyordur. Öncelikle bir anne olarak çocuklarımızı nasıl bir toplum emanet edeceğimizi düşünüyoruz.
Saadet Partisi Kadın Kolları olarak toplumun her kesiminden insanla bir araya geliyor ve istişarelerde bulunuyoruz. Ve emin olun toplumun en önemli sorunu nedir
diye sorduğumuzda hepsinden aynı cevabı alıyoruz. Herkes bu sorunun “ahlak sorunu” olduğu üzerinde duruyor. Biz bu soruna sebep olacak ihmalleri çok uzun
yıllardır söylüyoruz. “Önce ahlak ve maneviyat” ilkesini ön plana çıkarmamızın sebebi de budur. Ancak ne yazık ki gerek eğitim sisteminin bozulması gerek aile
mefhumunun zedelenmesi gerekse kabul edilen uyum yasaları ile toplum temeline ciddi dinamitler atılmış ve gördüğünüz bu tablo ortaya çıkmıştır. Bunun tek bir
çözümü vardır. Uygulanılan tüm politikalarda önce ahlak ve maneviyat ilkesinin gözetilmesidir. Bunun içerisine bireysel ahlâk, toplum ahlâkı, eğitim ahlakı hatta
siyaset ahlâkını bile alabilirsiniz. Eğer devleti yönetenler bu çizgiye riayet edemezlerse toplumdan çok da güzel bir tablo beklememek lazım.
8 Mart Dünya Kadınlar Gününde, kadınlarımızın sorunlarına çözüm bulmak, sıkıntıları azaltmak istiyorsak eğer; sorunları “ne kadına ne de erkeğe indirgemeden,”
aileyi ve toplumu bir bütün olarak alıp, hep birlikte kucaklayarak çözme yoluna gidilmelidir. Batı’nın bize taktığı zihniyet prangalarını çözmeliyiz. Kadının, ailedeki ve
toplumsal hayattaki yerine ait bakış açısı, medeniyetimizin bildirdiği referanslar çerçevesinde değiştirilmelidir. Hakkı üstün tutmak, hak merkezli bir hayat sürmek,
adalet ve sevgi ile şefkat ile meseleye yaklaşmak çok önemlidir. Aileyi oluşturan unsurlar olarak kadın ve erkeği birbirinin tamamlayıcısı olarak görmek, gönüllü
fedakarlıkları, karşılıklı yapmak, hem ailenin huzur ve birliğini tesis eder, hem de bireylerin. Saadet Partisi Kadın Kolları olarak diyoruz ki, kadın ve erkek ortaya çıkan
sorunlarda da çözümlerde de, birbirinden ayrı düşünülmemelidir. Yaşanan sorunlar tüp toplumun sorunları, çözümler de hep birlikte bulunacak çözümlerdir.
Huzurlu bir toplum, kadın ve erkeği birbirinden ayrıştırmadan, el ele vererek kurulacaktır.

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Yeni Derince Haber Sitesi Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız